"Hadi ya, arkadaşlar! Nerede kaldınız? Nereden çıktı bu adam?" diye başlıyor Selim'in odasındaki üç kişilik hayat.
Geçen gelen herkes neresine almış saymışız, bu adam kasmadan hangi ranzayı ister acaba?
"Tak tak tak! Buyur abi, kesin Kenan abidir, Selim hocam, Şerif abiymiş. Gelin buyrun, Şerif abi, yüzünde bir farklılık var."
Selim, onları odada bekleyen yeni gelenin eşyalarını gösteriyor, "Adamın eşyaları alsanız bak, ortada sahipsiz duruyor. İnsanların yolunu kapatır üstelik.'' Biz bilmiyoruz sanki .
"Tamam abi, sıradan yerleştireceğiz. Fenalık işim, bekliyorum. Oda arkadaşlarına gelecek, teslim edemiyorlar. Açıkta bir konuşalım, hemen ayarlayacağız."
"Sen gönlünü ferah tut Şeref abi. Sakalına kısa mı kesmiş ne? Bir farkı var ama çözemedim. Tamam Selim hocam, bu işte sana güveniyorum. Eyvallah abi, sağ olun. Tekrar ses versene bir gelin de konuşalım."
"Allah'ını severseniz, avluya bakayım. Camın demir çerçevesindeki pas beni öldürecek bir gün."
Selim, herkesin odada bekleyen yeni gelenin kokusunu almaya başladığını söylüyor, "Evet, ne kokuyor abi? Benim aramda aldım. Yatan altına karton da duruyor. Onları yiyelim bir araya."